Floransa
Arno Nehri'nin içinden geçtiği bu şehir Romalı askerlerin emekliliklerini geçirmek için kurdukları bir kent. 19.yy'ın ortasında İtalya'ya 6 yıl başkentlik yapmış bu şehrin adından söz ettirmesi tabii ki sanat zenginliğinden.
Floransa'nın sanatın ve Rönesans'ın başkenti olmasının sebebi Medici Ailesi'nin yönetimleri döneminde sanata ve bilime verdikleri destekten ileri geliyor. Bu da eski Roma hayatına olan özentiden, onları taklit etme isteğinden kaynaklanıyor. Tüm detayları ile sanatı da kopyalıyorlar. Tabii bu arada Medici ailesinden çıkan bir papa da oluyor, kilisenin söz sahibi olduğu bir dönemde sanatın engellenmesi söz konusu olmuyor. Mediciler sanat okulları açtırıyorlar, böylesi bir yönetim desteği gören değerli sanatçılar da başka şehirlerden buraya akın ediyor. Dante, Boccacio, Machiavelli, Petrarch ve niceleri...
Santa Maria del Fiore (Duomo) ve Vaftizhanesi
Bu katedral'in yapımına 13. yyda başlanmış ancak 15.yy da tamamlanmış. Özellikle kubbesinini süsleyen resimler elbette ki etkileyici ve dış cephesini kaplayan beyaz, yeşil ve pembe mermer bir kilise için sıradışı geliyor. Hemen karşısında inşa edilmiş silindir yapılı Vaftizhane 12.yy tarihli. Bronz çift kapısı üzerinde Eski Ahit'ten sahneler kabartma olarak işlenmiş.
1 hafta dolaşsanız bitiremeyeceğiniz kadar kilise olduğundan vaktinizi müzeleri gezerek geçirmeniz daha akıllıca olabilir.
Piazza Della Signoria
Floransa'nın tabiri caiz ise açık hava müzesi. Pek çok heykeli barındırdığı gibi önemli binalara da ev sahipliği yapıyor bu meydan. Bunlardan en önemlisi: Uffizi Müzesi. Floransa'nın vaktiyle politik merkezi Piazza della Signoria'da bulunan Uffizi Müzesi görmeden gelinmez diye nitelenen müzelerinden. O sebepten bilet almak için 2 -3 saat kuyrukta bekleniyor, ya da gideceğiniz gün esas olarak belirli ise önceden rezervasyon yaptırılabiliyor. Ancak onun için de yarım saat kuyruk bekliyorsunuz. Müze'de İtalyan sanatının en güzel örnekleri sergileniyor (Tiziano, Cimabue, Giotto, Masaccio, Tintoretto, Leonardo, Botticelli, Michelangelo, Piero della Francesca, Raffaello, Caravaggio, Rubens, Rembrandt, Dürer and Goya.)
Palazzo Della Signoria
16.yy'da Medicilerin de residansı ve yönetim binası olan saray ailenin daha sonra Pitti Sarayına taşınması ile birlikte Vecchio Sarayı olarak anılmaya başlamış. Ziyaretçilere açık.
Pitti Sarayı
Medici Ailesi'ni kıskanıp onlarla boy ölçüşmeye kalkan Luca Pitti'nin sarayı tamamlayamadan iflas etmesi ile kaderin bir cilvesi olarak sarayı Mediciler alır, tamamlar ve 16.yy. ikinci yarısında yerleşirler. Sarayda Medicilerin resim koleksiyonu bulunmakta.
Ponte Vecchio
Yapımı 11. yy öncesine dayanan bu eski köprü iki yakayı birbirine bağlıyor. Üzerinde karşılıklı kuyumcu dükkanları var. Son derece turistik bir mekan yaratılmış.
Galleria dell'Accademia (Akademi galerisi)
Güzel Sanatlar Akademi'sinin hemen yanında çok büyük olmayan bir müze. Önemi Michelangelo'nun meşhur Davud heykelinin bu müzede bulunmasından geliyor. Onun dışında, yağlıboya tablolar, önemli bazı heykellerin eskiz çalışmaları ile çok eski kiliselerden kurtarılmış, üzerinde İsa'nın hayatından ve İncil'den kesitlerin resmedildiği ahşap kapılar sergileniyor.