Yeni yerler görmek için Sarımsaklı’dan ayrılma günü. Dün gece göremediğimiz meşhur Taksiyarhis Kilisesi ve Rum evlerini görelim diyerek Cunda Adası’na tekrar gittik, ancak sıcak beynimizi pişirecekti. Adanın dar sokaklarında kısa bir süre yürüdük.

Dün geceki görüntüden eser yoktu....sesten eser yoktu. Sokaktaki insan sayısı çok azdı. Esnaf dışında herkes evinde ya da otelinde gibiydi. Biz de o sıcakta fazla gezemeden yola devam ettik.

İstikamet Altınoluk. Bu durakta deniz ve güneşten 3 gün faydalanacağız. Yine yeni mekanlara özgü ilk gün telaşımız “otel arama”. Elimizdeki isimleri aklımızda tutarak, bir de bahadır’ın 15 sene önce kaldığı Akçam Motel’in ismini arayarak bakınıyoruz. Akçam “Motel”, işleri büyütüp “hotel” olmuş. Ama yer yoktu. Az ileride “Güneş Hotel”i buluyoruz. Eski bir hotel ama sıcakta, bilmediğimiz bir yerde dolaşmayı uzatmayarak burada karar kıldık (YP 90MTL).

İlk günümüzde, öğleden sonra geldiğimiz için, kumsalda yer bulamıyoruz tabii ki. Biz de havuz kenarına konuşlanıp kitap okuyoruz.

14/08/2003, Perşembe, 6. gün

Gün= deniz + plaj + güneş + okuma

Altınoluk da yazlık ve yazlıkçılar cenneti. Yerleşim merkezi hıncahınç dolu. Hele gece, herkes kendini sokağa atıyor. Bu gece merkeze indik. Şimdiye kadar hiç şaşmadı: turist pazarı. Bir de Yaşar’ın konseri vardı. Valla biz İstanbul’daki konserlerde acaip kazık yiyoruz !

Bu yolculuğa çıkmadan önce internette biraz bilgi toplarken bir sitede eğer Altınoluk’a giderseniz mutlaka Vardar Dondurmacısı’na uğrayın ve sakızlı dondurma yiyin diyordu. Ben de bunu kafama yazmışım. Yedik ve hayal kırıklığına uğradık. Mado’nunkinin üzerine dondurma tanımıyorum! Ve ben de diyorum ki eğer gidip de Altınoluk’ta dondurma yiyecekseniz beklentilerinizi yüksekte tutmayın.

15/08/2003,Cuma, 7. gün

ALTINOLUK ....plaj tatili

Altınoluk’ta da en sevilesi şey bence DENİZ. Kaldığımız otelin plajı taşlı ama iskelesi var. Su çok güzeldi. Sarımsaklı’da olduğu gibi soğuk ama girince bir türlü çıkmak istemiyor insan. Bir de suyun dibindeki yosunlar olmasa! Değmese de görüntü ürpertiyor insanı.