Edİrne

Karaağaç

24/04/2010/ Edirne, Karaağaç

Karaağaç, Edirne tarafından gelindiğinde sırasıyla Tunca ve Meriç nehirlerinin karşı tarafında kalan, sembol olmuş toprağımız. Köprüleri aştıktan sonra farklı bir dünyayı arkada bırakıp yepyeni bir boyuta geçiyormuşsunuz izlenimi veren bir yerleşim. Parke taşlı geniş bir yoldan dev kavak ağaçlarının gölgesi altından geçerek bu küçücük merkeze varılıyor. Yol üzerinde Karaağaç’a henüz varmadan, Söğütlük diye adlandırılan bir yerde, sağda küçük bir Jandarma Şehitliği var.

Yolun sonunda, sizi, günümüzde Trakya Üniversitesi Rektörlüğü olarak kullanılmakta olan eski Edirne Gar binası karşılıyor olanca sevimliliği ile. Eski tren garının yapımı 1. Dünya Savaşı’na denk geldiğinden ve savaş sonrasında sınırların değişmesine bağlı olarak ray güzergâhının değişmesi sebebi ile hiç bir zaman kullanılmamış.

Lozan kazanımının anısına yapılmış olan Lozan Anıtı da aynı bahçeye inşa edilmiş.Kampüse girer girmez önce binayı görüyor, sonrasında ister istemez gözünüze ilişen Lozan Anıtı’na doğru ilerliyorsunuz. Anıta göz attıktan sonra Gar Binasının arkasını dolaşmanızı tavsiye derim. Zira binanın önü rektörlük binası ancak arkadan bakınca bina tam bir gar görüntüsünde...bir lokomotif ile de zenginleştirmişler manzarayı...

Haftasonuna denk geldiği için yine aynı yerleşkede bulunan Lozan Müzesi’ni gezemedik. Edindiğimiz bilgilere göre “İnönü Vakfı ve Türk Tarih Vakfı’nca temin edilen Lozan Antlaşması’na ait tarihi belgeler, kitaplar, antlaşmanın baş mimarı İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’ye ait özel eşyalar ve karikatürler” sergileniyormuş.

Kahvaltı haricinde yarım saatlik bir Karaağaç ziyaretimizden sonra arabamıza binip Meriç Köprüsüne çıkmadan uygun bir yerde duruyoruz; köprüde yürüyüp Meriç’in boz bulanık sularını biraz seyretmek için. Köprünün tam ortasındaki mermerden yapılmış seyir terasından nehri izlerken, her kış haberlerde yer alan; “ Bulgaristan aşırı yağıştan dolan baraj kapaklarını açınca Tunca ve Meriç Nehirleri taştı, yerleşim yerleri sular altında” havadisini gözlerimin önünde canlandırmaya çalışıyorum.

10 -15 dakika süren bir otomobil yolculuğu ile geldiğimiz yoldan tekrar merkeze dönüyoruz.